Turqisht shqip

yaba

yaban-kazı

yaban-ördegi

yabana-atmak

yabanarısı

yabancı-düsmanlıgı

yabancılasma

yabancılastırmak

yabani

yabani-gül

yabani-kaz-ötüsü

yad-etmek

yadrasyonel

yadsımacılık

yadsımak

yag

yagcılık-etmek

yagdanlık

yaglı

yaglı-boya

yaglı-yemekler

yaglık

yagma

yagma-etmek

yagmacı

yagmacılık

yagmalamak

yagmur-yagmak

yagmurluk

yahudi

yaka

yakalama

yakalamak

yakalanmak

yakamoz

yakarıs

yakı

yakın

yakın-ıliskiler

yakınan

yakından

yakınlasmak

yakınlastırmak

yakınlık

yakınlık-kurmak

yakınma

yakınmak

yakıp-kul-etmek

yakısıklı

yakısıksız

yakıt

yaklasık

yaklasım

yaklasma

yaklasmak

yaklasmakta-olan

yakmak

yakut

yal

yalak

yalama

yalamak

yalan

yalan-ifade-vermek

yalancı

yalanlamak

yalçın

yaldız

yalı

yalı-çapkını

yalım

yalın

yalınlastırmak

yalnız-bırakmak

yalpa-vurmak

yalpalamak

yaltakçı

yaltaklanmak

yalvarmak

yama

yama-yapmak

yamaç

yamalamak

yan-kesici

yan-sanayi

yan-tutmak

yan-yana

yan-yatma

yan-yatmak

yana-ait

yana-dogru

yana-olmak

yana-yatmak

yanabilir

yanak

yandan-çarklı

yangın-zili

yanı-basında

yanı-sıra

yanıklık

yanılgı

yanılma

yanılmak

yanında-olmak

yani

yankesici

yankı

yankılamak

yankılanmak

yanlısı

yanlıs-anlama

yanlıs-anlamak

yanlıs-anlasılmak

yanllıs

yanma

yanmak

yansımak

yapagı

yapar-gibi-görünmek

yapay

yapı

yapıskan

yapısma

yapısmak

yapıstırıcı

yapıstırmak

yapma

yapmacık

yapmak

yapmak

yapmak-imkanı

yapmamak

yapmayacagım

yaprak

yaprakçı

yaptırım

yarar

yararlanmak

yararlı

yararlılık

yarasa

yarasmak

yaratıcılık

yaratıcılıklar

yarbay

yarda

yardım

yardım-etmek

yardım-paketi

yardımcı

yargıç

yargılama

yargılamak

yargıtay

yargıtay-baskanlıgı

yarı-finale

yarı-yıkık

yarık

yarıküre

yarılmak

yarım

yarım-ada

yarım-kurak

yarım-küre

yarısma

yarısmak

yarmak

yasa-dısı

yasa-dısı-göç

yasa-koyucu

yasa

yasak

yasak-etmek

yasaklamak

yasallaştırmak

yasallık

yasama

yasemin

yasmak

yassı

yastık

yastık-yüzü

yas

yas-ocagı

yasam-görüsü

yasam-tarzı

yasam-yoklugu

yasamak

yasamöyküsü

yasatma

yasatmak

yasıt

yesillik

yaslanmak

yaslılık-maası

yasmak

yat

yatak

yatak-odası

yatalak

yatay

yatılı-okul

yatırımcı

yatısmak

yatkın

yavanlık

yavas

yavas-kosma

yavaslatmak

yaver

yavru

yavrucak

yay

yaya

yaya-gitmek

yaygara-koparmak

yaygı

yaygın

yaygınlastırmak

yayık

yayılmacılık

yayılmıs

yayım

yayımcı

yayımlamak

yayın

yayın-balıgı

yayınevi

yayla

yaylamak

yaylı-çalgılar

yaylım

yayma-politikası

yayma

yaymak

yayvan

yaz

yazar

yazgı

yazgıcı

yazgıcılık

yazılı-açıklama

yazınsal

yazınsal-ugras

yazınsal-yapıt

yazısma

yazıt

yazıyı-çözmek

yazlık-konutları

yazma

yazman

ye

yedek-subay

yedi

yegane

yeg-tutmak

yegen

yeis

yeknesaklık

yel

yele

yelek

yelken

yelken-açmak

yelken-bezi

yelkenci

yelkenli-gemi

yelpaze

yelpazelemek

yem

yemege-katılmak

yemek

yemek-kitabı

yemek-tarifi

yemin

yemin-etmek

yemin-töreni

yenebilir

yengeç

yeni-çıkmıs-sey

yeni-gelmis-kimse

yeni-yılınız-kutlu-olsun

yenibahar

yeniden-canlandırmak

yeniden-düzenlemek

yenilgi

yenilik

yenilikyesil

yenilikçi

yenilmek

yenmek

yepyeni

yer-almak

yerbilim

yer-elması

yer-kabugu

yergi

yerinden-çıkarmak

yerine-getirmek

yerini-degistirme

yerini-degistirmek

yerlesim

yerlesmek

yesil

yesil-hat

yesilimsi

yesillenme

yesillik

yetenek

yetenekli

yeterince

yeterli

yeterlilik

yetersiz

yetersiz-olmak

yetim

yetimhane

yetismis

yetistirmek

yetkililer

yetkinlik

yetmis

yıgın

yıgısımlı

yıgmak

yıkama

yıkamak

yıkanmak

yıkıcı

yıkılmak

yıkmak

yıl

yılan

yılan-çıngıraklı

yılan-zehirli

yılanbalıgı

yılankavi

yıldırım-çarpması

yıldırma

yıldız

yıldızlar

yılgın

yılmadan

yıpratmak

yırtıcı

yırtılmak

yırtmak

yigit

yigitlik

yine

yinelemek

yirmi

yitirmek

yanisira

yogun

yogunlastırmak

yogunluk

yogurmak

yogurmak

yok-olma

yok-olmak

yok-saymak

yoklamak

yokluk

yoksul

yoksun

yoksun-bırakmak

yol-açmak

yol-arkadası

yol-haritası

yol-kenarı

yol-üstünde

yola-koyulmak

yolcu

yolcu-treni

yoldas

yolsuzluk

yorgan

yorum

yorumcu

yorumlamak

yosun

yozlasma

yozlasmak

yozlastırmak

yön

yönelim

yönelmek

yöneltmek

yönetici

yönetim

yönetim-kurulu

yönetmek

yönetmelik

yönetmen

yönlendirici

yöntem

yöntemli

yöre

yöresel

yöresel-dil

yörük

yörünge

yudum

yukarı-kaldırmak

yukarıdaki

yulaf

yular

yumak

yumru

yumruk

yumruklamak

yumurta

yumurta-akı

yumurtalık

yumusak

yumusak-baslılık

yumusaklık

yunanca

yunanlı

yurt

yurttas

yutak

yuva

yuva-yapmak

yuvalamak

yuvarlak-kemerli-pencere

yuvarlanmak

yüce

yüce-divan

yüce-mahkeme

yücelik

yüceltme

yüceltmek

yük

yük-beygiri

yükesek

yüklemek

yüklenici

yüklenmek

yüksek

yüksek-ögrenim

yükseklik

yükselen

yükselis

yükselme

yükselmek

yükselti

yükseltme

yükseltmek

yüksük-otu

yükümlülük

yün

yüreklendirmek

yürümek

yürürlüge-girmek

yürürlükten-kaldırmak

yürüteç

yürütmek

yürüyüs

yüz

yüz-tutmak

yüz-vermek

yüz-yüze-görüsmeler

yüzen

yüzeysel

yüzeysellik

yüzgeç

yüzlesme

yüzlesmek

yüzlestirmek

yüzme

yüzmek

yüzücü

 Turqisht shqip